ABD ve İsrail’in gizli gündemi: Hamas sonrası

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları sürerken, Amerikan Bloomberg ajansı, ABD ile İsrail’in, Hamas’ın safdışı bırakılması halinde bölgenin çok uluslu bir güç tarafından yönetilmesi de dahil ihtimaller üzerinde çalıştığını öne sürdü. Bu çok uluslu güçler arasında ABD, İngiltere ve Fransa’nın bulunacağı kaydedilirken, diğer bir seçeneğin de BM gözetimi olduğuna dikkat çekiliyor.

ABD ve İsrail’in gizli gündemi: Hamas sonrası
Yayınlama: 02.11.2023
A+
A-

Ajans, söz konusu görüşmelerin, kara harekatının başladığı bir dönemde Gazze’nin geleceği için plan yapma aciliyeti duygusuyla yürütüldüğünün altını çizdi. Masada başka seçenekler de bulunduğu belirten Bloomberg, bunların, 1979’da Camp David Sözleşmesi’nde alınan kararları takiben imzalanan İsrail-Mısır Barış Antlaşması kapsamında barışı koruma gücü kurmak, Gazze’nin geçici olarak Birleşmiş Milletler (BM) denetimi altına alınması olduğunu yazdı. Adını açıklamayan kaynaklar, görüşmelerin henüz erken bir aşamada olduğunu ve birçok şeyin değişebileceğini kaydediyor.

ABD Başkanı Joe Biden’ın, İsrail’in kara harekatına “Gazze’nin sonraki statüsüne ilişkin bir planı bulunmadığı için” karşı çıktığı belirtiliyordu. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, önceki gün savaş sona erdikten sonra en mantıklı seçeneğin Filistin Ulusal Yönetimi’nin bölgeyi devralması gerektiğini vurgularken, geçiş aşamasında bölgesel güçlerin de yer aldığı farklı formüllerin değerlendirilebileceğini belirtmişti.

Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye ise Gazze’deki savaş tamamlandıktan sonra Batı Şeria’yı da kapsayan bir anlaşma yapılmadan Gazze’nin yönetimini devralmayacaklarını söylemişti. Iştiyye, “iki devletli çözüm çerçevesinde Gazze’nin Batı Şeria’ya bağlanabileceğini” belirtmişti. Gazze, 1996-2006’da Filistin Ulusal Yönetimi’ne bağlıydı. Ancak Hamas, 2006’daki seçimlerde, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın partisi Fetih’i geçerek 132 sandalyeli mecliste 74 koltuk kazanmıştı. Fetih ise 45 sandalyede kalmıştı. Daha sonra taraflar arasında yaşanan anlaşmazlık nedeniyle 2007’de Gazze’de patlak veren çatışmalarda, Hamas bölgenin kontrolünü ele geçirmişti.

HER SAAT 42 BOMBA

Gazze’ye her saat 42 bomba düşüyor, 12 bina yıkılıyor, 15 insan ölüyor. 7-25 Ekim tarihlerinde arasında 7 binden fazla Filistinli katledildi. 426 aile en az 2 ferdini kaybetti. 15 Ekim itibarıyla en az 47 aile kayıttan silindi. Gazze Sağlık Bakanlığı’nın 7-25 Ekim arasında yaşamını yitirenlerle ilgili yayımladığı ölüm listesi 150 sayfa tuttu.

REFAH’TAN BİR NEFES…

Hamas’a karşı savaş açan İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları sürerken, bölgedeki siviller için önemli bir haber Refah Sınır Kapısı’ndan geldi.

Söz konusu sınır kapısı, Gazze Şeridi’nde mahsur kalan yabancı ülke vatandaşları ve saldırılarda yaralananlar için 7 Ekim’den bu yana ilk kez açıldı. Yüzlerce pasaport sahibi, Gazze Şeridi’nden ayrılarak Mısır’a geçti. Mısır’a ait ambulanslar da bölgeden ayrılmalarına izin verilen hasta ve yaralıları taşımak için Gazze’ye giriş yaptı. Yaklaşık 80 Filistinli hastanın geçiş yaptığı ifade edilirken, geçiş yapabileceklerin Hamas tarafından belirlendiği öğrenildi.

BUGÜN DE SÜRECEK 

Sınır kapısının açılmasına ilişkin anlaşma, Mısır, İsrail ve Hamas arasında ABD ile koordineli olarak Katar’ın arabuluculuğuyla sağlandı. Katar’ın Mısır, İsrail ve Hamas ile temas halinde olduğu ifade ediliyor. Sınır kapısının ne kadar açık kalacağı bilinmezken, geçişlerin bugün de devam etmesi bekleniyor. Sınırın açılmasıyla birlikte 20 yardım kamyonunun da Gazze’ye girişine izin verildi. Gazze Geçiş ve Sınırlar Genel Müdürlüğü, dün 81 yaralı Filistinlinin ayrılmasına izin verileceğini açıklamıştı. Mısırlı sağlık yetkililerine göre, Gazze sınırına yakın bir nokta olan Kuzey Sina Valiliği’ndeki Şeyh Züveyd kasabasında hasta ve yaralı Filistinliler için sahra hastanesi kuruldu. Dünya Sağlık Örgütü ise, Gazze’den gelecek yaralılar için El-Ariş Hastanesi’nin hazır olduğunu belirtti. Mısır ile Gazze Şeridi arasındaki tek sınır kapısı olan Refah’tan 7 Ekim’den bu yana yalnızca insani yardım malzemeleri taşıyan araçların geçişine izin veriliyordu.

DOSTLUK HASTANESİ KAPALI 

İsrail’in Gazze’ye yönelik hava saldırıları ise devam ediyor. Bölgede internet bağlantısının yeniden kesildiği ifade ediliyor. Filistin Telekomünikasyon Şirketi Paltel, dün sabaha karşı Gazze Şeridi’ndeki iletişimin ve internetin tamamen kesildiğini açıkladı.

Öte yandan Türkiye-Filistin Dostluk Hastanesi’nin de saldırılar ve jeneratör için gerekli yakıtın tükenmesi nedeniyle faaliyetlerini durdurduğu açıklandı. Gazze’deki Sağlık Bakanlığı ise, İsrail saldırılarında ölenlerin sayısının son 24 saatte 271 artarak dün 8 bin 796’ya yükseldiğini açıkladı.

ABD ve İsrail'in gizli gündemi: Hamas sonrası

CİBALİYE’DEKİ SALDIRIYA TEPKİLER DEVAM EDİYOR

İsrail’in Cibaliye Mülteci Kampı’na yönelik saldırısına tepkiler sürüyor. Çin, Katar ve Suudi Arabistan saldırıyı kınarken, Bolivya İsrail ile diplomatik ilişkileri kesti.

AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, “Cibaliye Mülteci Kampı’na yapılan bombardıman beni dehşete düşürdü” derken, ateşkes çağrısı yapan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de aynı ifadeyi kullandı. Guterres’in açıklamasını aktaran BM Sözcüsü Stephane Dujarric, “Genel Sekreterin Gazze’de artan şiddet karşısında dehşete düştüğünü söyleyebilirim” dedi.  Saldırıya ilişkin İsrail’in açıklamaları da devam ediyor. Ordu Sözcüsü Jonathan Conricus, İbrahim Biari isimli Hamas komutanının hedef alındığını yinelerken, tüneller çökünce diğer binaların da yıkıldığını belirtti. Hamas’ın silahlı kanadı El Kassam Tugayları ise, İsrail’in saldırısında 7 rehinenin öldüğünü iddia etti. Örgüt bu rehinelerden üçünün yabancı pasaport sahibi olduğunu öne sürdü. Öte yandan İsrail, Cibaliye Mülteci Kampı’nı dün ikinci kez vurdu. Bölgede yine çok sayıda ölü ve yaralı olduğu ifade ediliyor.

İSRAİL ORDUSU CİDDİ KAYIPLAR VERİYOR

İsrail ordusu son iki günde 15 askerin savaşta öldürüldüğünü duyururken, 7 Ekim’den bu yana öldürülen İsrail askeri sayısı da 330 yükseldi. İsrail’in, henüz tam olarak kara harekatına başlamadan ve Gazze kent merkezine girmeden bu denli kayıp vermesi, ülkede savaşın gidişatı hakkında endişelerin büyümesine neden oldu. Gazze içinde bir kent savaşı başlaması durumunda İsrail ordusunun çok ciddi sayıda kayıp vermesi bekleniyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, kayıplara ilişkin, “Bu uzun bir savaş olacak. Çok önemli başarılarımız var ama aynı zamanda acı kayıplarımız da var… İsrail vatandaşlarına söz veriyorum, zafere kadar devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

BLİNKEN GERİ DÖNÜYOR

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın yarın yeniden İsrail’i ziyaret edeceği açıklandı. ABD Dışişleri Bakanlığı, Blinken’ın İsrail hükümet üyeleriyle görüşeceğini ve bölgedeki başka ülkeleri de ziyaret edeceğini duyurdu. Blinken’ın Filistinli yetkililerle görüşüp görüşmeyeceği bilinmiyor. Bu, Blinken’ın Ortadoğu’ya üç haftada içindeki ikinci ziyareti olacak.

ABD ve İsrail'in gizli gündemi: Hamas sonrası

ÇOCUKLAR SUSUZLUKTAN ÖLÜYOR

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), İsrail’in yoğun saldırıları altındaki Gazze’de susuzluk nedeniyle çocukların hayatını kaybetme riskinin arttığını açıkladı. UNICEF Sözcüsü James Elder, Gazze’nin, günlük su ihtiyacının sadece yüzde 5’ine sahip olduğunu, çocukların tuzlu ve arıtılmamış su içmesi nedeniyle hastalandığını söyledi. Diğer yandan, ABD’li bir yetkilinin “The Times of Israel”e verdiği demeçte, İsrail’in, Başkan Joe Biden yönetiminin yoğun diplomatik angajmanının ardından her gün 100 kamyon insani yardımın Gazze’ye girmesine izin vermeyi kabul ettiği belirtildi.

Hamas’ın İsrail’e saldırdığı 7 Ekim’den önce her gün yaklaşık 500 kamyonun Gazze’ye girdiği belirtilirken, mevcut yardımların yetersiz olduğu ifade edildi. İtalya Savunma Bakanı Guido Crosetto ise Filistinliler için insani yardım malzemelerini taşıyan uçakların Mısır’a ulaştığını ve Gazze’ye bir sahra hastanesi götürülmesi imkanını da organize ettiklerini açıkladı.

ACİL RADYO HİZMETİ 

Öte yandan haberlerinde Hamas mensupları için “terörist” ifadesi kullanmadığı gerekçesiyle eleştirilen BBC, Gazze için acil radyo hizmeti başlatacağını duyurdu. BBC’nin açıklamasında “Dinleyicilere en son bilgi ve gelişmelerin yanı sıra barınma, yiyecek ve su kaynaklarına nereden ulaşabilecekleri konusunda tavsiyeler sunulacak” denildi.

DÜNYA LİDERLERİ SUÇA ORTAK

Geçmişte BM adına yaptığı çalışmalarla bilinen ünlü oyuncu Angelina Jolie, İsrail’in Cebaliye mülteci kampını bombalamasına Instagram sayfasından tepki gösterdi. Jolie, yapılanın, gidecek hiçbir yeri olmayan, mahsur kalmış bir halkın bilinçli ve kasıtlı olarak bombalanması olduğunu vurguladı.

Yaklaşık 20 yıldır bir tür açık hava hapishanesi haline getirilen Gazze’nin hızlıca toplu bir mezara dönüştüğünü belirten Angelina Jolie, “Öldürülenlerin yüzde 40’ı masum çocuklar. Aileler katlediliyor” diye yazdı. Bütün dünyanın olup biteni izlediğini belirten Jolie, birçok ülke hükümetinin desteğiyle milyonlarca Filistinli kadın ve çocuğun cezalandırıldığını vurguladı. Ünlü yıldız, İsrail’in tavrının uluslararası hukuka aykırı olduğunu vurgulayarak, Filistin halkının gıda, ilaç ve insani yardımdan mahrum bırakıldığını yazdı. Angelina Jolie, dünya liderlerinin de insani ateşkes taleplerini reddedip BM Güvenlik Konseyi’nin çalışmasını engelleyerek bu suça ortak olduğunu belirtti.

İSRAİL LOBİSİ ZEHİRLİ VARLIK

ABD Temsilciler Meclisi üyesi Demokrat Alexandria Ocasio-Cortez, İsrail lobisini eleştirerek, “AIPAC’ın (Amerikan İsrail Kamu İşleri Komitesi) siyasi sistemimizde ne kadar zehirli bir varlık olduğunu anlamamızın zamanı geldi” dedi. Ocasio-Cortez, İsrail lobisine yönelik “ABD seçimlerini devirmeye çalışan adayları aktif olarak destekliyorlar ve insan haklarını savunan Kongre üyelerine karşı karalama kampanyaları yürütüyorlar. Yeter” ifadelerini de kullandı.

 

 

Kaynak: milliyet.com.tr

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.